Sunday, January 2, 2011

YENİ BİR YILA GİRERKEN

İki bin on senesinin son günü,gök yüzü ışıl ışıl,martılar oradan oraya koşturup duruyorlar...Cicik sadece birini yakalayabildi...Karlı olması gerekirdi diye düşündüğümüz bir günde,kedicik güneş banyosu yapıyor,hafiften kestirerek...


Hediyelerin bir kısmı,ağaç altındaki yerlerini almışlar,öteki arkadaşlarını bekliyorlar...


Gökyüzü akşam üstü havasına bürünmeye başladı,martılar,güvercinler,kuytulara girdiler galiba,uçuşlar hemen hemen bitti gibi...


Torunumun sen bernarı koridordaki yerini almış,kim gelicek kim gidicek bakarak oluyor...


Kikiriğin ikizi paketleri kontrol ediyor ve ne kadar uslu bir çocuk olduğunu sergiliyor...Günlerdir ağaçtan sarkan cazip oyuncakların hiç birine oynamak için pati atıp zarar vermedi..


Anne ve kızı son hazırlıkları denetliyorlar,benim elimde Cicik çok çalışıyoruz...Kızlar,koşuşturup sofrayı hazırlıyorlar,fırında tombiş bir hindimiz var,bana sıra gelinceye kadar bin kere pişerim,sıcak sıcak arz'ı endam ederim sofraya diyor..



Artık minicik bir tabak bile sığmaz bu sofraya dedik,Cicik ve öteki fotoğraf makineleri hadi sıra bize geldi dediler ve çalışmaya başladılar...



Bu sırada ağacın altı,eski bir deyimle, istiap haddini aşmış gemi gibi olmuştu bile...Yemeğin yenmesini, saatin on iki olmasını,sarılıp öpüşülmesini ve nihayet sıranın kendilerine gelmesini bekliyorlardı sanki.


Tombiş hindimiz,bacak bacak üstüne atmış,değişik mamalarla göbeciğini şişirmiş bir durumda boşaltılmış masanın orta yerine kurulup,temiz tabak ve çatal bıçakların gelmesini bekledi...Çabuk olun beni soğutmayın,çokk kızarım diye de homurdanıyordu...


Tok karnına yapılacak en güzel şey Tangram dedik ve gülüşe,itişe kakışa beceri yarışına girdik...Sonra da kanepe ve koltuklara yayılıp,kediciklerle beraber AVATAR'ı seyrettik.Sinemadaki görkemi yoktur,ikinci defa seyretmek de sıkar dedik ama sonuna kadar büyük bir keyif aldık,sanki ilk defa seyrediyormuş gibi...Film bitince birbirimizi çok uzun süredir görmemişiz gibi konuşmaya öyle bir kaptırdık ki sabah oldu,birden bir ses yükseldi :Eeeeee, biz hiç oyun oynamadık bu sene...Yapılacak bir şey yoktu artık,başka bir günü oyun günü yaparız diyip derin uykulara ve güzel rüyalara balıklama atladık...

3 comments:

  1. Fotoğrafta yalnızca bir martı var zannediyordum,büyütünce üç martı gördüm,nasıl körlemesine çektiğim belli oluyordur...Cicik olmasa halim harap...

    ReplyDelete
  2. Canim ayla teyzecim mutlu yillar, kucak dolusu sevgiler sana.
    Masadaki 5 tabagin kimlere ait oldugunu biliyorum ama 6. tabak kimin icin?, merak ettim dogrusu ;-)

    ReplyDelete
  3. Melikem güzelim altıncı tabak babaannenindi...Beraber güzel bir yemek yedik hoş vakit geçirdik...Geçen senenin anılarını yadettik...Mathild'i Andreas'ı ve seni bi dolu öpüyorum,Ulla'ya selam ve sevgiler...Yeni senenin her günü,sağlıkla,neşeyle geçsin...

    ReplyDelete