Wednesday, July 20, 2011

BAŞLIKSIZ YAZININ ADI SANI YOK

Sıkılıyorum,çok sıkılıyorum,çoookkk!Çok sıcak,dışarıya çıkıp yürüyüş yapıcak kadar kahraman değilim galiba...Bir de benim güzel kızlarım,çocukmuşum gibi ,neredeyse dakika başı,çıkma sakın,bugün çok sıcak olucakmış,diye başımın etini yiyorlar...Aslında ben öyle pek laf dinleyen biri değilimdir,itiraf etmeliyim ki,bu sıcaklardan ben de tırsmış durumdayım...Evde bir tek bu balkon,azıcık serinmiş gibi yapıyor.Aslında niyeti beni kandırmak,tek başına kalmayı sevmiyor.Tek başına da sayılmaz,benim tembel Kikiriğim,genellikle orada iskemle üzerinde kıvrılıp,önene dönene uyuyor.Ya da uyku taklidi yapıyor,ne zaman yanına girsem,kafayı kaldırmadan,gözünün ucuyla bana bakıp,ne yaptığımı kestirmeye çalışıyor.


Nereye bakıyor bu Kikirik diyebilirsiniz,hatta merak edebilirsiniz.Önce bende çok merak ettim,sonra gözlerime inanamadım,görünmeyecek kadar küçük,küçücük bir böcek duvara yapışmış,öylece duruyor,bizimki de kımıldamadan,büyük bir ciddiyetle ona bakıyor.Eyvah şimdi sıçrayıp böceğin yakasına yapışıcak dedim,hayır hiç istifini bozmadan uzun bir süre seyretti sıkılmadan ben sıkıldım ve ayrılıp yine balkona çıktım...Neden o balkona yapıştım derseniz,evin sözüm ona en serince yeri çünkü...Salon güney batıda ben perde sevmem,o yüzden perde makyajı yapmış,pencereyi tam kapatmıyan,komikliklerim var...Yani salonda oturmak eşittir orta çağ işkencesi,onun dışında iki yatak odası var,oralarda oturamam afakanlar basar,gece yarısından çok sonra yatağa giren bir insanın,gündüz vakti yatak odasında ne işi olabilir,sorarım size?Arka balkonda oturabilirdim ama çok dar ve çiçekler var,hepsinide çok seviyorum,çekirdekten yetiştirdiğim limonlarım var,daha ufacıklar,olsun büyürler onlar,bir tanesi büyüdü,bahçede yerini aldı bile...
Birde zaman zaman gördüğünüz bu çiçeğim var,Antalyadan getirdim,yıllarca evvel,ara sıra çok güzel bir çiçek açar,ismine Şerif Yıldızı diyordu,arkadaşlarım,latince ismini bilmiyoruz...Bu sene pıtrak gibi gonca verdi,üst üste açılmaya başladı goncalar ve balkon durulamaz hale geldi.Önce anlıyamadım,iğrenç bir koku dayanılır gibi değil,sonradan hatırladım arkadaşlar söylemişti ben bahçeden alırken,çok kötü kokar diye...O kadar güzel ki bence o koku kendini düşmanlardan koruma yolu onun,bazı güzel bitkilerde zehirlidir ya korunmak için...




Şu güzelliğe bir bakın,leopar derisi gibi sarılı kahverengili,sert ve kuvvetli,alımlı,al benili bir çiçek...Neticede balkon iptal,kaldık öndeki küçücük balkona,pancurlar biraz koruyor ama sıcak dayanılır gibi değil,çalışmıyorum bu ara sokağa çıkamıyorum işin güzel tarafı başka hiç bir şey de yapmak istemiyorum.Ne resim yapasım var,ne takı yapasım var ne anı yazasım var...Üstelikte ben boş oturabilen insanlardan değilim,ev içinde ordan oraya gidip gelip,anlamsız işlevsiz dolanıp duruyorum.Yar bana bir iş bir eylence,bir prova,bir çekim medet...Hay hak yar bana bir eylence...


1 comment:

  1. Kikiriğin bakışını görmesemde duruşu harika,çiçeğinize bayıldım.Bu arada tek kötü yan sıcak,Karşıyaka'da kavruluyor.Yine de dışarda çalışmadığım için şükür ediyor,çalışanların Allah yardımcısı olsun diyorum.Kesinlikle havanın içimizi üşüten soğunu özledim.Buz gibi suların yüzümüze değen ıslaklığını hayal ederek,gününüzün serin geçmesini diliyorum.Sevgiyle kalın...

    ReplyDelete