Sunday, July 31, 2011

GÖRMEDEN GEÇEMEDİM

Böyle gördüğünüz zaman hemen hemen bitmiş,eli yüzü düzgün bir site dersiniz.Toki konutları olduğunu öğrenince aferin,işte ne güzel,derli toplu bir site dersiniz.

Egede olduğunu öğrenince,allaha allah niye hiç yeşillik yok, diye sorarsınız kendi kendinize.

İlk görüşte ben de sizin gibi sordum aynı soruyu kendime gidip geldikçe bu yolu,çeşitli fotoğraflarını çektik Cicikle...

Burası neresi mi,hemen söyliyelim.Milas Bodrum yolunun Didim sapağı.Her üç yere de epeyce uzak,şöyle ki Bodrum ve Milasa,hemen hemen iki saat(yürüyerek değil,hızla giden bir otomobille)Didime bir saat.Tabi bu söylediğim rakkamlar kesin değil aşağı yukarı,bana sorarsanız burası dağ başı,çevrede deniz yok,zeytinlik yok,yerleşim yeri yok,yeşillik yok.Yani Ege bölgesi için yok denicek kadar az...

Fotoğraflara bakmıya devam edelim,böyle bir yerde site niye yapılır,aklınıza gelenleri yazarsanız sevinirim.Benim aklıma gelenleri sizinle paylaşmak istiyorum.

Ya bu arsa çok önemli birinindir,ona para kazandırmak için Toki bu işe sıvanmıştır.

Ya yakın bir zamanda burada bir yerleşim yeri,hatta cami,okul,AVM.yapılacaktır.Burası hazırlığın başlangıcıdır.


Ya da çok yakın,ya da biraz uzak bir yerlerde,binlerce yıllık zeytinler parçalanıp sökülerek yapılan yol çalışmalarında bir metal,bir maden,bir gaz ne bileyim bir şey bulunmuştur.Ona hazırlık olsun,işçiler alamazlar ama,belki üst düzey memurlar,mühendisler filan alabilirler,diye düşünülmüştür.

Tüm kentlerimiz,sitelerin çevresindeki gecekondulara alıştı,ya da alıştırıldı,işçiler de buraya geldikleri zaman çevreye gece kondularıyla yerleşirler.Üstelik daha yeşil,daha elverişli yer seçebilirler,sitenin burnunun dibi olmasın diye.


Aslında buradan biraz uzaklaşınca çevre yemyeşil,bütün Ege gibi.İstedikleri kadar Zeytinleri ve diğer ağaçları,yollara bellere kurban etsinler,yine de ülkemiz yemyeşil...


Arnavutluğa gittiğim zaman,oraların zeytinlerini,ağaçlarını,iğdelerini kıskandığımı yazmıştım ya,seneler sonra Egeye gidince kıskançlığım geçti.Ama kıskançlığımın ölçüsünden çok daha fazla bir ölçüde kızgınlığım başladı,yapılan kıyımlardan dolayı...


Çekimden döndüğümden beri,bu fotoğrafları koyup,bu yazıyı yazmak istiyordum.Her şeyin bir zamanı varmış,rahmetli nenecim(ananem)öyle söylerdi,çok doğru bir söz.Bugün bu sıcakta ne yapabilirim diye düşünürken,birden bire aklıma geldi.

Benim sıraladığım nedenlerden başka, aklınıza bir şeyler gelirse ve benimle paylaşırsanız çok sevinirim,sevgili arkadaşlarım.Biraz komplo teorisi gibi bir yazı oldu ama,görmeden geçemezdim,dağ başındaki bu siteyi...

No comments:

Post a Comment